10 Kasım
10 Kasım, 1938 yılından itibaren ülkemiz için büyük yas günüdür. Çünkü Türk milleti ulu önderini, ilk cumhurbaşkanını, devletin kurucusunu ve halkın sesini kaybetmiştir.
Türk milleti umutsuzluğun eşiğinde, vatan topraklarını yabancılara teslim ettiğini, artık başka milletlerin kimliğinin altında kalacağını düşündüğü vakit Ulu Önder Atatürk, en karanlık tepelerin ardından güneş gibi doğmuştur. Varlığını, hedeflerini ,yapabileceklerini ve en önemlisi bütün umudunu Türk halkına göstermiş ve hedeflediği her şeyi Türk milleti için yapmıştır.
Kararlılığını, önderliğini, ileri görüşlülüğünü, bağımsızlık yanlısı oluşunu, Türk milletinin önemini, vatan kimliğine sahip olmanın değerini ve kişinin kendine ait haklarla var olacağını önce halkımıza sonra tüm dünyaya duyurmuştur. Kadınlara, çocuklara ve çevreye karşı çoğu milletten önce haklar kazandırmış, milli bayramlar ilan etmiştir.
Bizlere bıraktığı en büyük miras olan Cumhuriyeti ilan etmiş, halkın bağımsızlığını halka sunmuştur. Eşitlik, adalet, milli bilinç, özgürlük ve bağımsızlık gibi kavramları halka yaşatarak öğretmiştir.
Bugün tüm özgür ve bağımsız haklara sahip olarak yaşayabiliyorsak, kendi vatan toprağımızda ve kendi sınırlarımız içerisinde hür kalabiliyorsak hepsi Ulu Önderimiz Atatürk’ün sayesindedir.
10 Kasım 1938 yılında saat 09.05’de hayata gözlerini yumarak sadece bedenen yanımızdan ayrılmış fikirleri, kazandırdığı ilkeler ve bize bıraktığı inkılaplarıyla her zaman gönüllerde varlığını korumaktadır.
Ayrıca 10 Kasım sadece Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk’ü anma değil Türkiye Cumhuriyeti’ni geliştirip koruyarak geleceğe taşıma azmimizi tazelediğimiz gündür.
Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü ölümünün 83. yıl dönümünde şükran, minnet ve saygıyla bir kez daha anıyor emanetlerine sahip çıkmak için bir kez daha söz veriyoruz.